Bakara 259. Ayette 100 yıl sonra sonra yeniden diriltilen kişi nasıl diğer insanlar için bir delil(ayet) olabilir?

Bakara 259. Ayet Meali:Yahut o kimse gibidir ki çatıları çökmüş, üstüne duvarları yıkılmış viran bir şehire uğradı.
-“Allah buranın ölümünden sonra bunu nereden diriltecek?” dedi.
Derken, Allah onu yüz sene ölü halde bıraktı. Sonra onu yeniden diriltti: -“Ne kadar kaldın?” diye sordu.
– “Bir gün yahut günün bir kısmı kaldım” dedi.
-“Hayır, yüz sene kaldın!
Bozulmamış yiyeceğine ve içeceğine bak!
Eşeğine de bak!
Seni İnsanlar’a âyet kılalım!
Kemikler’e de bak!
Nasıl onları birbirinin üzerine (ayağa) kaldırıyoruz; yine et giydiriyoruz?”.
Ona açıkça belli olduğunda:
-“Biliyorum ki Allah, her şeye kadîrdir / güç yetirendir” dedi.
(Mahmut Özdemir)

Ölüp yeniden diriltilen ayetteki kişi Allah’ın ölüleri yeniden dirilttiğine tanık olmuştur. Ancak ayette bu olayın diğer insanlara delil(ayet) olacağı belirtilmiştir. Peki diğer insanlar için bu olay nasıl kanıt/delil olur ki bu insanlar da Allah’ın ölüleri dirilttiğine ikna olsunlar? Ayette geçen olay aşağıda yazılan senaryoya benzer bir şekilde gerçekleşmiş ise diğer insanlar da ikna olmuş olabilir.

Ayetteki kişi varmış olduğu harap kentte eşeği ile birlikte harap bir yapının içine girer. Adam üşüdüğünden ısınmak için tandırı yakar. Tandırın başında oturup Allah’ın bu yeri nasıl yeniden dirilteceğini düşünürken uyuyup ölür. Bir kuş tandırın bacasının kenarına bir ağaç tohumu düşürür. İçeri girdikleri giriş zamanla kapanıp toprak altında kalır. Bacanın olduğu yerde bir ağaç kök salar. Sonradan insanlar harabe yerin üzerine bir tapınak inşa ederler. Tapınağın avlusunda kalan o ağaca dokunmazlar. 100 yıl sonra ağaç kurur. Ağacı kesenler ağacın 100 yıllık olduğunu tahmin ederler. Ağaç kökünün söküleceği esnada alttan bir ses duyarlar. Kökü söktüklerinde içeride bir kişinin ve bir eşeğin olduğunu görürler. Ve dışarıdan hiçbir girişi olmayan bu oda içerisindeki kişinin yanında içecek ve domates, elma gibi taze yiyecekleri vardır. Orada olanlar için bu gördükleri, tanık oldukları şey Allah tarafından bir delil (Ayet) niteliğindedir.

Ayette 100 yıl ölü kalan kişinin Allah ile konuşması, eşeğinin ve kendisinin kemiklerinin toplandığını ve et giydirildiğini görmesi bu dünyada olmayabilir. “Ona açıkca belli olduğunda” yani uyanıp meyve ve içeceklerinin taze olduğunu, dışarı çıktığında şehrin yeninden ihya edildiğini gördüğünde ve 100 yıl ölü kaldığını ve bu olayın detayına rüya gibi de olsa Allah katında tanık olduğunu fark edince “Biliyorum ki Allah her şeye kadirdir” demiştir. Yoksa Allah ile konuşma anında dese “Allah” diye değil, “Alahım sen her şeye kadirsin” şeklinde doğrudan hitapda bulunurdu.

Kısaca o kişi ayette söylediği;

“Bir gün yahut günün bir kısmı kaldım” cümlesini Allah katında, -“Biliyorum ki Allah, her şeye kadîrdir / güç yetirendir” cümlesini ise bu dünyada söylemiştir.

Zaten ayette kemikler denirken eşeğin mi yoksa onun mu kemikleri olduğu belirtilmemiştir. Olaya tanık olmanın bu dünyada gerçekleştiğinden hareket edildiğinde doğal olarak ayette belirtilen kemikler parantez içinde eşeğe bağlanmıştır. Lakin olaya tanık olmanın bedene Ruh girene kadar Allah katında olması durumunda o kişi hem kendisinin hem de eşeğinin kemiklerinin toplandığını ve et giydirildiğini görmesi mümkündür.

How can a person who is resurrected after 100 years in verse 259 of Baqarah be a proof (verse) for other people?
The person in the verse enters a ruined building with his donkey in the devastated city he has arrived at. Since the man is cold, he lights a tandoor to warm up. While sitting by the tandoor thinking about how Allah will resurrect this place, he falls asleep and dies. A bird drops a tree seed on the edge of the tandoor chimney. The entrance they enter is closed over time and remains under the ground. A tree takes root where the chimney is. Later, people build a temple on the ruined ground. They did not touch that tree that remained in the courtyard of the temple. After 100 years, the tree dries up. Those who cut the tree estimate that the tree is 100 years old. While the tree root is being removed, they hear a sound from below. When they uprooted, they saw that there was a person and a donkey inside. And the person in this room, which has no entrance from the outside, has a drink and fresh food such as tomatoes and apples. For those who were there, what they saw and witnessed is a proof (verse) from Allah.

Leave a comment